10 Şubat 2023 Cuma

DEPREM: İnsanlığı Kuşanma Vaktidir

Yüzyılın afetine maruz kalmışsınız; devlet millet kaynaşmasıyla, bütün imkanlarınız ve gücünüz ile seferber olmuş, canhıraş enkaz altından insan kurtarma derdindesiniz.

Gözünüz o an hiçbir şeyi görmez, sadece yıkıntıların altından gelen ses ve çığlıklara dikkat kesilerek, bir kişiyi daha gün yüzüne çıkarma derdine düşersiniz.

Kar tipi bir yandan, ayaz bir yandan, açlık bir yandan; gece bastırınca çöken karanlığı da bir yandan; ama sizin bunların hiçbirini görecek hissedecek ne durumunuz ne vaktiniz vardır. Tüm duyularınızla bir can daha yaşatma derdindesinizdir.

Çok şükür, deprem bölgesinde bütün insanlarımız olağanüstü çabalar ile mucizeler peşinde koşmaktadırlar.

Sadece, ülke vatandaşlarımız değil, dünyanın her bir tarafından diğer ülkeler de yardım ekipleri ve yardım malzemeleri göndermeye başlamışlar.

Bütün bunlar olurken, adeta aman bir kişi daha kurtulmasın, aman insanlar ölsünler diye, çalışmaları engellercesine rezil muhalefet anlayışına muhatap kalıyorsunuz; aman hemen bir karışıklık çıkartalım, kaos oluşturalım, fırsat bu fırsat hükümeti yıpratalım zihniyetiyle karşılaşıyorsunuz; nasıl bir şey bu, yahu…

Yahu, afatın siyaseti, politikası mı olur?

Hep birlikte, yek vücut şeklinde neden birlik olamıyoruz?

Deprem vurduğunda binalar patır patır çökerken; din, iman etnik kimlik farkı mı gözetiyor; hep birlikte enkaz altında kalmıyor muyuz? Orada, fikir mi, düşünce mi, inanç mı var? Parti pırtı mı var?

Bir dur, bir dur, bir durun!

İnsaniyet namına, bir damlacık da olsa vicdan namına, kalbinizde zerre kadar da kalmış olsa o merhamet adına, hiç olmazsa bu ahval ve şerait altında bir durun yahu!

Anladık, bu kadar kin ve nefret dolusunuz; tahammül dereleriniz tamamen kurumuş. Birkaç gün sabredin, hiç olmazsa.

Çukurun da bir dibi olur. Sizin zihniyetinizin dibi de belli değil, magmaya kadar gidiyor, oradan ötesi zaten cehennem.

Yardıma koşamıyorsanız, koşanlara engel olmayın, bari bugünlerde manipülasyon ve provokasyon yapmayın. Birazcık ara verin. Üç gün sonra başlarsınız yine her türlü yalan dolanlarınıza, çarpıtma ve hilelerinize…

Bu semavi bir afettir. Böyle zamanlarda insanlar bir olmalı, birlik olmalı, metanet ile yaralarını sarmaya çalışmalı. Bir taraftan yaramazlık yapan çocuğun ebeveynine sarıldığı gibi Rabbisine sığınmalı, tövbe etmeli.

Güneş tutulunca küsuf namazının vaktinin girmesi gibi şimdi insanlık his ve duyguları ile donanma, kalbimize şefkat ve merhamet doldurma, milletçe tek vücut olarak yardıma koşma ibadetini yapma vaktidir.

Yaptığımız hataları tekrarlamamak için söz vermeliyiz, yaşananlardan ders çıkartmalıyız. Bir daha aynı acı ile karşılaşmamak için hayatımıza yeni kurallar getirmeliyiz.

Gelin, hep beraber tövbe edelim.

Fay hatlarının olduğu şehirlere beş kattan yüksek apartman dikmeyelim. Üç kuruş fazla kazanacağız diye demirden, çimentodan çalmayalım.

Deprem öldürmüyor, müteahhit öldürüyor. Bu kaçıncı aldanış.

Yarın öbür gün İstanbul'da aynı acıları yaşamayalım.

Artık idrak edelim, ülkemiz fay hatları üzerindedir. Bu, Allah’ın kevni kanunudur! Yine sarsılacağız, yine sarsılacağız, yine sarsılacağız…

Tövbe etmek hatadan dönmek demektir. Biz de artık hatalarımızdan, yanlışlarımızdan dönelim.

Milletimizin başı sağ olsun, Allah yar ve yardımcımız olsun, Rahmetini üzerimizden eksik etmesin.

Gürcan Onat, 10. 02. 2023, 18.00, Fatih.

ÇEVİK BİR-28 ŞUBAT-İSRAİL ÖRGÜSÜ

 “Middle East Forum” isimli bir web sitesi var. Bu sitede 2002 yılında “İstikrar İçin Formül: Türkiye Artı İsrail” başlıklı bir makale yayın...